Sayın Ar-Tur’lular, Bizler Ar-Tur Değişim Grubu adıyla bir araya gelirken yapılan yanlışları ortaya çıkararak gözler önüne sereceğimizin ve Ar-Tur’luların haklarını savunmak için mücadele edeceğimizin sözünü vermiştik. Ne yazık ki, bu kadarını hiç tahmin etmediğimiz kadar çok yanlışlar çıktı karşımıza. Maalesef hangi taşın altını kaldırsak bir çapanoğluyla karşılaştık desek yeridir. Bazılarının hiç işine gelmese de bizler verdiğimiz sözün arkasında durduk ve durmaya da devam ediyoruz. Yaptığımız tespitleri, öğrendiğimiz gerçekleri ve duyduğumuz kaygıları sizlerle hep paylaşıyoruz. Ancak yapılan yanlışa bir başka yanlışla karşılık vermemek için azami gayret ve özeni göstermeye çalışıyoruz. Genel Kurulda yönetim kurulunu ve denetim kurulunu eleştirmiş ve ibra etmediğimizi belirten önergelerimizi kayda geçirtmiştik.

19.12.2012

Sıkıntılı ve dertli anlarımızda mecburi(!) ziyaret ettiğimiz… Daha kapısından içeri adımımızı atmadan, sıkıntılarımızın azaldığını hissettiğimiz… Hele güler yüzünü, saygı ve sevgi dolu sesini duyunca, hepten rahatladığımız... Senelerdir özveriyle hizmet veren… Kimimizin kardeşi, kimimizin kızı, kimimizin ablası… Ailemizden biri… Dostumuz… Vicdan sahibi… Eczacı Bahar, Ar-Tur’da yok artık!

14.12.2012

Yaklaşık 10 yıl kadar önce katılmaya başladım Artur Şirketi’nin Genel Kurul toplantılarına. İlk toplantıda da kurulu apartman yönetim toplantısına benzettiğim için tepki almıştım. Ama aradan geçen süre içinde şirketi yönetmede ilerleme olacağına daha da gerileme olduğunu görüp üzülmekteyim.

17.11.2012

AR-TUR DEĞİŞİM GRUBUNUN 10 KASIM MESAJI Devletimizin ve Cumhuriyetimizin kurucusu, Türk olarak var oluşumuzun sebebi, ulu önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü, aramızdan ayrılışının74. Yılında minnetle ve şükranla anıyoruz

10.11.2012

AR-TUR’UN DOYUMSUZ GÜZELLİKTEKİ MANZARALI YERİNDE, BÖYLE BİR CAM KÖŞK OLDUĞUNDAN HABERİNİZ VARMI? Genel Kurul konuşmamın bir bölümünde ortaklara hitaben şöyle sormuştum: “Ar-Tur’da bahçesine kuyu açtıran, müşterek topraklarımıza neredeyse ev büyüklüğünde müştemilat yaptıran, hâlâ elektrik sayaçları evlerinin içinde bulunan, kanalizasyon giderlerine iştirak etmeyen, senelerdir su parası ödemeyen torpilli veya dokunulmaz ortaklarımız olduğunu biliyor musunuz?”

05.11.2012

Atatürk ve Cumhuriyet sevdalısı Ar-Tur'lular araç konvoyları oluşturarak bayramı coşkuyla kutladılar. Site içinde yapılan turlardan sonra araçlardan çalınan müzikler eşliğinde oyunlar oynadılar ve"Türkiye laiktir laik kalacak" sloganlarıyla Ar-Tur'u inlettiler. KUTLAMA VİDEOSUNU "Devamı" BÖLÜMÜNDEN TIKLAYARAK İZLEYEBİLECEĞİNİZ GİBİ VİDEOLAR BÖLÜMÜNDE AR-TUR SEKMESİNDEN DE İZLEYEBİLİRSİNİZ.)

29.10.2012

Emekli Banka Müdürü Sayın Necdet Alper, Ar-Tur Turizm Endüstrisi A.Ş. 25.08.2012 tarihli Genel Kurul konuşmasında Yönetim Kuruluna adeta bilanço dersi verdi. (KONUŞMA VİDEOSUNU YAZININ DEVEMI BÖLÜMÜNDEN TIKLAYARAK İZLEYEBİLECEĞİNİZ GİBİ VİDEOLAR BÖLÜMÜNDE AR-TUR SEKMESİNDEN DE İZLEYEBİLİRSİNİZ.)

03.10.2012

VİDEOLAR BÖLÜMÜNDE AR-TUR SEKMESİNİ TIKLAYIN VE İZLEYİN. (Yazının devamı bölümünden de izleyebilirsiniz.)

18.09.2012

25 Ağustos 2012 tarihinde yapılan 44. Ar-Tur Olağan Genel Kurulunda, Yönetim Kurulu Başkanının Divan Başkanına karşı yapmış olduğu o yakışıksız davranış, toplantıya damgasını vurmuştur. Salonda bulunan ortakların gözleri önünde cereyan eden bu nahoş durum başkanın haklı olarak yuhalanmasına ve ayıplanmasına neden olmuştur. Bu durum Ar-Tur’luların kimler tarafından yönetildiğinin ortaya çıkması bakımından da yararlı olmuştur. Birçok üst düzey meslek gruplarında ve görevlerde halen çalışan veya emekli olan birçok insanımızın yaşadığı Ar-Tur gibi müstesna bir siteyi, hiçbir donanımı ve bilgi birikimi olmayan yaşı epey ilerlemiş birinin 13 senedir yönetiyor olması çok anlamlı…

15.09.2012

Ben köylü çocuğunu iyi bilirim… Çünkü ben de bir köylü çocuğuyum… Anadolu’da, Trakya’da doğup büyüyen herkes köylü çocuğudur aslında. Belki anamız bizi bir tarlada, bir yayla evinde, bir çadırda doğurmadı… Belki hepimiz koca öküzlerin çektiği sabanın peşinden koşmadık… Bir çoban köpeğiyle sarmaş dolaş kırda bayırda dolaşmadık… Ama olsun… Mayamız köylüdür hepimizin… Dedelerimiz, babalarımız… Nenelerimiz, analarımız, köylüdür… Hepimiz bayılırız ya! Fırından çıkan ekmeğin o mis gibi kokusuna… İşte o koku buğday demektir… Toprak demektir… Yağmur demektir… Mayamız köylü olmasa tanımazdık belki o kokuyu… Aş erecek kadar… Bir yanımız şişecek kadar…

11.09.2012