Sayın ortaklar hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Konuşmamı ortaklarımızla yaptığım görüşmelerde edindiğim izlenime göre önemli konular üzerinde ayrı ayrı yapacağım.

İLK KONUMUZ, KONUTLARIMIZDA KULLANDIĞIMIZ SU:

Sayın Ortaklar, her sirkülerde kuyu açtıklarını ve 15 yıl süresince su sorunumuzu hallettiklerini söyleyen bu yönetime öncelikle şunu hatırlatmak isterim. Ar-Tur bu güne kadar yağmur sularıyla mı idare edile geldi? Bu kuyular Sait Ocaktan yönetim de değilken de vardı.  Tabii ki zaman içinde körelen kuyuların yerine kaçak olarak yenileri açıldı. Aslında Sait bey yönetime gelmek için muhalefet etmeye çalıştığı yıllarda baştaki yönetimi kaçak kuyu açtı diye şikayet edip oy istiyordu. Kaderin cilvesi sonunda kendisi kaçak kuyular açtı. Neyse ki bir ortağın şikayeti sonucunda bu kaçak kuyular ricayla minnetle yasal hale getirildi.

Ancak sonuçta bu Kuyuların tüm masraflarını biz ortaklar ödedik. Paslanmaz çelik dedikleri ama nasılsa depoda dururken bile çürüyüp paslanabilen İsale hattının parasını bizler ödedik. Hem de misliyle...

Gömeç Belediyesi suyun metreküpünü 3 lira.65 kuruşa veriyor. Ancak bu sular içilebilir nitelikte temiz ve sağlıklı. Ayrıca bu bedellerin içinde % 50 atık su bedeli var. Yani Gömeçte su bedeli 1 lira 85 kuruş civarında. Yanımızdaki siteler bu şebeke suyunu kullanıyorlar. Kuyu sularını da bahçe sulamada vs. kullanıyorlar. Peki, tamir ve ıslah masrafını dahi kuruşuna kadar  bizlerin ödediği kuyu suyu bize neden fahiş fiyata 3  liraya satılıyor? Üstelik emlak vergilerimizi öderken birde Çevre Temizlik Vergisi  ödüyoruz. Yani suyu Gömeç Belediyesinden alsak ÇTV. de ödemeyeceğiz. Bu düpedüz deli Dumrul misali ortakların kazıklanmasıdır. Kaldı ki bu kuyu sularının satılmasının da kanuni şartları vardır. Yeraltı suları umumi sular meyanında olup Devletin hüküm ve tasarrufu altındadır. Şirketin bu suların satışı için gerekli izin belgesi var mıdır? Satılan suyun, bakteriyolojik ve kimyasal analizi ilgili İdareye yaptırılmış mıdır? Gereken tüm edimler yerine getirilmiş midir? Bu konularda hiç bir bilgimiz yoktur. Konutlarda senelerdir kullanılmakta olan su sayaçlarının ayarları ve kalibrasyonları doğru mudur? Bazı ortakların su sayaçlarının dahi olmadığı gerçeği ortada dururken  dijital okumaya geçseler ne olur, geçmeseler ne olur? Ortaklara fahiş fiyata su sattıktan sonra  bunun adı dijital okuma değil ancak "dijital kazıklama" olabilir.

İnsanlarımızın vücudunda ne olduğunu anlayamadığımız ancak kullandığımız suya bağlı olduğunu düşündüğümüz alerjik yaralar oluşmaktadır. Yönetimin bu haksız fahiş uygulamaya derhal son vermesini istiyoruz. Aksi taktirde bu konuda bize destek verecek ortaklarımızla birlikte gereken arayışlarda ve girişimlerde bulunacağımızın bilinmesini isterim.  

İKİNCİ KONUMUZ, ELEKTRİK PANOLARI:

Elektrik panolarının ıslah edilmesi ile ilgili olarak  biz ortaklar adına bir firmayla anlaşma yapılıyor. Sonrada bir emrivaki ile sözleşmeye ve taahhütnameye imza atmamız ve ücret ödememiz isteniyor. Bu olay  tek kelimeyle tam bir yöneticilik garabetidir. Yapılan her işe eyvallah dendiği sürece bu garabetleri yaşamamızda kaçınılmazdır. Ar-Tur bir derebeylik değil bir Anonim Şirkettir.  Bu şirketi yönetmenin yasaları ve kuralları vardır. Panolar ile ilgili bildiri yazılarına imzalarını atmaktan dahi çekinenler, bu yakışıksız ve cüretkar uygulamaya eyvallah dememizi boşa beklerler. Doğrusu bu garabet ve kanunsuz  uygulama karşısında yönetim kurulu içinden istifa edecekler olabileceğini düşünmüştüm. Ne yazık ki boş bir hayale kapılmışım. Ne yapalım, bu saflık da benim garabetim olsun.

ÜÇÜNCÜ KONU, AR-TUR GİRİŞ KAPISI:

Ar-Tur Giriş kapısında yapılmaya çalışılan sistem fikir olarak doğru ancak uygulama olarak yanlıştır. Kapıya konulan plaka okuma sisteminin asıl önemi Ar-Tur'lular dışındakilerin siteye girişlerini denetim altına alıp yabancı kalabalığının ve kaçak girişlerin önlenmesi olmalıdır. Bu sebeple Ar-Tur'luların kendi ve ailelerine ait araçlarının isterse bu sayı onu bulsun plakalarının sisteme ücretsiz kaydedilmesi gereklidir. Çünkü hisseli ev sahipleri veya geniş aileler vardır. Ancak bir hanede bu ailelerin hepsinin aynı zamanda kalacağı düşünülemez. Bu sistem doğru programlanırsa araç denetimi ve emniyet açısından faydalıdır. Bu sistemin en önemli faydalarından biride personele olan ihtiyacı azaltması olmalıdır. Ancak uygulamaya bakıldığında personel azalmamış daha da artmıştır. Bu kadar personel çalıştırılacaksa bu sisteme ne gerek var? Sekiz ila on bin liraya mal olan bir sistem için Ortaklardan araç başına 50 lira kayıt parası alınmaya çalışılması ise utanılacak bir vaka. Bu durum ortaklara yolunacak kaz gözüyle bakıldığının da açık bir kanıtıdır. Bir uygulama yanlışı da Ar-Tur dışından kişilerinde 50 lira karşılığında sisteme kayıt edilmiş olmaları... Ar-Tur daha bir kaç sene öncesinde Ar-Tur dışından olanlara verilen serbest giriş kartları sebebiyle sorun yaşarken üstüne yeni kayıtların yapılması tam bir fiyasko... Maalesef dışarıdan gelerek plajlarımızı ve tesislerimizi hoyratça kullanıp gidenlerden bir nebze olsun kurtulmayı beklerken ne yazık ki yine hayal kırıklığına uğradık...

DÖRDÜNCÜ KONU, SİTEMİZDE OT İLAÇLAMASI İÇİN SAĞLIĞA ZARARLI İLAÇLAR KULLANILDIMI?

Bazı ortaklar tarafından Tatil Sitemizin ortak yerlerindeki yabani otların kurutulup yok edilmesi amacıyla  yasaklı ilaç kullanıldığı ve bu sebeple kedi, köpek gibi hayvanların zarar gördüğü ve öldüğü yönünde şikayetler tarafıma iletildi. Hatta bu ilaçların uzun vadede kansere neden olduğu ve kullanıldığı yerdeki etkilerinin uzun senelerdir kaybolmadığı anlatıldı. Temmuz ayında Ar-Tur'a gelişimde her taraf yeşil iken bazı yerlerde ve yol kenarlarındaki otların sararmış ve kurumuş olduğunu gözlemlemiştim. Bu durumu anlatılanlarla birlikte düşündüğümde şüpheye düşmedim desem yalan olur. Böyle bir ilaçlama yapılıp yapılmadığı konusunda bilgi istiyorum. Eğer böyle bir yola gidildiyse sebeplerini, hangi dozlarda atıldığını ve zararının olup olmadığını öğrenmek istiyorum.

BEŞİNCİ KONU, ŞİRKETİN ARAŞTIRMA VE GELİŞTİRME ÇALIŞMALARI

Sayın Ortaklar, şimdi sizlere 2000 ortaklı koskoca bir anonim şirketin, onların tabirleriyle söylersek "çağ atlamış ve yüksek beyin gücüyle idare edilen" bir şirketin komedi denecek nitelikteki AR-GE çalışmalarını okuyacağım:

1-Plajlarda bulunan duşların daha modern ve günümüz koşullarına uygun duşlarla değiştirilmesi,

2-Spor tesislerimiz içinde bulunan tenis kortlarının usulüne uygun hale getirilmesi,

3-Tüm koylardaki iskelelerin tamamen yenilenmesi,

4-Futbol sahasının halısının yenilenmesi,

5-Tüm koylarda bulunan basketbol sahalarının yenilenmesi,

6-Geçmiş yıllarda 300.000 m2 kilit parke taş döşenmiştir. Koylarda eksik kalan ara yollara kilit parke taş döşenmesi,

7-Yeni park alanlarının yaratılması,

8-Site içindeki tüm yangın musluklarının yenilenmesi, bu konuda tüm personele gerekli eğitimlerin verilmesi düşünülmektedir.

BÖYLESİNE BİR AR-GE çalışmasına "hadi düşünün bakalım" diye cevap vermekten başka ne denilebilir ki?

Sayın Ortaklar ciddi bir şirketin AR-GE çalışması böyle olamaz. Mevcudu iyileştirmek yada  yenilemek veya yeni kiralık işletmeler yaratmakla olmaz. Konut sahiplerinden alınan aidatlara bel bağlamakla olmaz. AR-GE çalışması yeni kaynaklar yaratılmasına yönelik olmalıdır. Senelerdir söylenen ancak hep kulak arkası yapılan rüzgar veya güneş enerjisi gibi yenilenebilir enerji kaynakları üzerinde ciddi araştırmalar ve fizibilite çalışmaları yapılmalıdır. Deniz suyundan tatlı su elde etme üzerinde titizlikle durulmalıdır. Avşa Adası'nda saniyede 46 litre su üretebilecek bir tesis devreye sokulmuş ve adanın tüm su ihtiyacı buradan karşılanmaya başlamıştır. Yazın nüfusu 80 bine ulaşan adada su sorun olmaktan çıkmıştır. 1000 litre deniz suyundan 600 litre içme suyu elde edilmektedir. Suyun metreküpünün maliyeti ise 1 liradır. Günlük 320 ton kapasiteli bir tesisin maliyeti yaklaşık 300 bin Euro civarındadır.

Zeytinliklerimizin kapasitesinin artırılmaya çalışılması güzel. Ancak 50 bin 75 bin TL gibi fiyatlarla ihale edilen zeytinlerimizi kendimiz işleyip, yağ veya zeytin olarak ortaklarımıza ve dışarıya bir marka halinde satışının yapılması üzerinde çalışılmalıdır.

Ar-Turdaki konutların  bakım, onarım ve tadilat işleri şirket nezdinde oluşturulacak bir yapım birimi tarafından yapılabilir ve bu işten şirket olarak ciddi gelirler elde edilebilir. Üstelik yapıların projesine uygun ve Ar-Tur normlarında yapılması da denetim altına alınmış olur. Şirketimizi bu işlerde geçmişe dayalı tecrübesi olduğu gibi istenirse bu konularda uzman yeterli ekipler oluşturulabilir.

Ar-Tur A.Ş. Yaza hazırlık yapan sadece tatil sitesi yöneten bir durumdan çıkarılmalı Şirket olarak çeşitli  gelir kaynaklarına yönelik çalışmaları mutlaka yapmalıdır.

Sayın ortaklar, Ar-Tur A.Ş.  çocuk kandırırcasına, yapılan irili ufaklı işlerin tekrar tekrar yazıldığı sirkülerlerle, AR-GE çalışması diye futbol sahasının halısının değişmesine kafa patlatmakla yönetilemez. Senelerdir Ar-Tur'a hükmeden şeffaflıktan uzak ve ben yaptım oldu zihniyetinin değişmesi gerektiğini artık herkesin görmesi ve anlaması lazım.

Hepinize beni dinlediğiniz için teşekkür ediyor, saygılar sunuyorum.

Osman Ferhan CAN

Ar-Tur Değişim Grubu

Yorumlar