Sayın Ar-Tur’lular,

Şirketimiz yönetimi 27.08.2011 tarihinde yapılan Genel Kurul Toplantısından sonra nihayet 10.Şubat 2012 tarihinde, 5 ay 14 gün sonra ortaklara bir sirküler gönderebildi.

Ar-Tur’lu şirketi ve sitesi hakkında çabuk, açık ve doğru haberler alabileceği bir web sitesinden hala yoksundur. Şirket Yönetimi, ancak bir istekleri olduğunda kaleme aldıkları sirkülerlere Ar-Tur’luyu mahkum eden zihniyetten bir türlü vazgeçmemişlerdir.

Yönetim Kurulu, göndermiş oldukları 50 nolu sirkülerde şöyle diyor:

“Bu arazinin alımı için bir takım çevrelerin iddia etmiş olduklarının aksine Şirket kasasından daha önce de diğer sirkülerde belirttiğimiz gibi 1.200.000,00 TL çıkmıştır. Geriye kalan hesaplamalar sadece kafa karıştırmaya yönelik akıl oyunlarıdır.”

Buradaki “bir takım çevreler” diye bahsettikleri büyük ihtimalle biz oluyoruz. Ancak bizler de hepiniz gibi Ar-Tur ortağıyız. Yani Ar-Tur’luyuz. Yönetimin beğenmediğimiz ve yanlış gördüğümüz icraatlarına karşı muhalefet yapmamız, bizim “bir takım çevreler” olarak yorumlanmamıza sebep olmamalıydı diye düşünüyoruz. Bilakis bu çabalarımız Ar-Tur’la ilgilenen ve onu seven kişiler olduğumuzun bir göstergesidir. Bu güne kadar yönetime destek verirken, hatta çoğu zaman kendilerine vekaletlerimizi gönderirken değildik de, aklımıza yatmayan konularda eleştiri yapınca mı “bir takım çevreler” olduk? Bizler Ar-Tur’lu olduğumuzu, Ar-Tur’u sevdiğimizi bir kere daha haykırıyoruz.   Kendilerini haklı gösterme adına bu tür yorumlarla insanları ötekileştirmeye çalışmalarını şiddetle kınıyor ve yöneticilerimize hiç yakıştıramadığımızı üzülerek belirtiyoruz.

Sevgili Ar-Tur’lular, söz konusu arsanın alımıyla ilgili eleştirilerimizi, Ar-Tur’lulara sesimizi duyurabilmek adına kurmuş olduğumuz www.ar-tur.com  adresli web sitemizdeki yazılarımızla da yapmıştık. Bir kere daha bu konu ile ilgili yazımızın bir bölümünü aşağıda bilgilerinize sunuyoruz. Lütfen inceleyiniz ve söyledikleri gibi kafa karıştırmaya yönelik akıl oyunu mu, yoksa aydınlatmaya yönelik akıl işi mi olup olmadığına siz karar veriniz:

“Alınan bu arazi aslında çok fahiş bir fiyata mal edilmiştir. Şöyle ki; bu alım maliyetinde, 9 konut için kullanılan kendi arsa değerimiz hiç hesaba katılmamıştır. Bankadan borç alınan 810.000 TL kredinin ödeyeceğimiz banka faizinden hiç bahsedilmemiştir. Mademki kredi aldık, binaları şirket olarak yapıp her birini asgari 400.000 TL ya elimizi öpene satabilirdik. Büyük bir ihtimalle de kendi ortaklarımıza satardık. Kaba bir hesapla 9 konutun satışı 3.600.000 TL, ödenen nakit 300.000 TL’ sı ve banka kredisine ödeyeceğimiz faizi de ilave edersek, yaklaşık 4.000.000 TL’ sı eder. Bu basit hesap bile, ne denli bir kaybımız olduğunu, açıkça göstermeye yeter sanırım. Hem içimize yabancıları sokuyoruz, hem de göz göre göre kazık yiyoruz. Bu nasıl hesap, nasıl mantık, nasıl yöneticilik? Araziyi bizlere bu fiyata satanların sevinçten uyuyamamaları normal de, bizim yönetimdekilerin uyuyamamalarını anlamak mümkün değil. Sevinçten uyuyamadık tantanası içinde birde uyutulanlar(!) var ki…”

Kış aylarında yapılan olağan üstü toplantıları haklı göstermeye çalışmışlar.  

PTT özelleştirmesi için olağanüstü toplantı bir nebze kabul edilebilir. Ancak diğer konuların hepsi çok evvelden bilinen konulardı. Hatta olağan genel kurul toplantılarındaki konuşmalarda bu konulardan bahis de edilmiştir. Tıpkı bu son toplantıda Sayın Başkanımızın Gömeç’te bulunan ve çökme tehlikesi yaşayan su kuyularımızdan bahsetmesi gibi. Kuyularımızın sorunlu olduğundan bahsediyorlar ancak toplantı gündemine almıyorlar. Acaba uzun zamandır bilinen bu sorunun çözümü içinde bir olağanüstü toplantı mı düşünüyorlar? İsale hattının yenilenmesi gerektiği, kanalizasyonumuzun çökmeye başladığı da zaten senelerdir bilinen konular değil miydi? Hangisi aniden ortaya çıkıverdi?

Biz bu işlerin yapılmasına kesinlikle karşı çıkmadık. Yaz aylarında yapsaydınız demedik. Sadece neden olağan genel kurulda karar almıyor da kimsenin katılamayacağı kış aylarında karar alıyorsunuz dedik.  Biz bilinen, görülen, geliyorum diyen sorunların olağan genel kurullarda gündeme alınmayarak ortakların katılımının olmadığı olağanüstü toplantılarla halledilmesine itiraz ettik.

Yöneticilik, ileriyi görebilmeyi ve ona göre tedbirler ve kararlar almayı da gerektirir.

Ağustos 2011 de yapılan olağan genel kurul toplantısı gündeminde yapılacak işlerle ilgili hiç bir madde yoktu. Ar-Tur’umuzun gündeme koyulacak hiçbir önemli sorunu yok muydu? Mesela çökme tehlikesi artan kuyular sorunu, Burhaniye’de harabeye dönmüş eski Genel Müdürlük binamız sorunu, ambulans sorunu gibi bilinen konular için çözümler sunup, karar almak doğru olan değil midir?

Gönderdiklerdi her sirkülerde aynı ifadeleri okumaktan biz sıkıldık ama yönetim yazmaktan sıkılmadı.

Her sirkülerde neredeyse iki sayfa yapılan işleri anlatmaktalar. Ancak bu işlerin en azından büyük maddiyatta olanlarının ihaleleri veya alımları hakkında açıklayıcı bilgiler gördünüz mü? Ar-Tur işletmelerinin ne zaman ihaleye çıkarıldığı ve kimlere kaça ihaleye verildiğini anlatan bir sayfa gördünüz mü? Biz görmedik. Yayınlanan sirkülerlerin birinde de bu açıklamaları da yapsalar herhalde rahatsız olmayız değil mi? Her bir işletmenin hangi şartlarla ve kaça ihale edildiğini bilmek hakkımız değil mi? Yoksa bu bilgiler şirket sırrımı? 

Mali durumumuzun çok çok iyi olduğundan, şirket gelirlerini yükseltmekte başarılı olunduğundan, kabuğumuzu çatlatıp zirveye oturduğumuzdan bahsediyorlar.

Bir yandan şirketimizin mali durumuyla övünürken, diğer taraftan ortak aidatlarına % 100 zam yapmanın mantığını anlamakta zorlanıyoruz.

2011 yılında ortaklardan tahsil edilen gelirler toplamı: 1.288.168,66 TL iken, diğer gelirlerimiz toplamı: 918.458,45 TL olarak görülmektedir. Görüldüğü gibi gelirlerimizin bunca seneden sonra hala yarıdan fazlasının ortaklardan toplanan aidat, su, salma paralarından olduğu görülmektedir.  www.ar-tur.com adresli web sitemizin dosyalar bölümünden yıllar itibariyle gelirlerimizi, giderlerimizi, borçlarımızı tablolar halinde mukayeseli olarak inceleyebilirsiniz.

Yönetime geldiklerinden beri şirkete gelir getiren işletmeler eserler verdiklerini söylüyorlar. Personel sayısını azalttılar. PTT binasını, biyolojik arıtma, kanalizasyon, isale hattı paralarını da zaten aidatlar dışında bizlerden aldılar. Masrafları azalttıklarını, gelirleri artırdıklarını söylüyorlar.  Ancak yinede “bizi anlayışla karşılayıp yardımcı olacağınıza inancımız tamdır” diyerek aidatlara zam yapmayı ihmal etmiyorlar.  

Öyle az buz da değil yapılan zamlar. İki zam yaptılar ikisi de yüzde yüz. Bu şekilde yönetilmeye devam edersek daha çok yüzde yüzler görürüz. İnşallah “İleride büyük getirisi olabilecek” dedikleri araziyle ilgili hazırladıkları planın uygulanmasına razı olma zorunluluğuyla karşı karşıya bırakılmayız!

Mutluluk dileklerimizle, saygı ve sevgiler sunarız.

Ar-Tur Değişim Grubu

www.ar-tur.com

Yorumlar