- AR-TUR DEĞİŞİM GRUBU
- www.ar-tur.com
- AR-TUR DEĞİŞİM GRUBU
- www.ar-tur.com
- AR-TUR DEĞİŞİM GRUBU
- www.ar-tur.com
- AR-TUR DEĞİŞİM GRUBU
- www.ar-tur.com
- AR-TUR DEĞİŞİM GRUBU
- www.ar-tur.com
- AR-TUR DEĞİŞİM GRUBU
- www.ar-tur.com
- AR-TUR DEĞİŞİM GRUBU
- www.ar-tur.com
- AR-TUR DEĞİŞİM GRUBU
- www.ar-tur.com
- AR-TUR DEĞİŞİM GRUBU
- www.ar-tur.com
- AR-TUR DEĞİŞİM GRUBU
- www.ar-tur.com
- AR-TUR DEĞİŞİM GRUBU
- www.ar-tur.com
- AR-TUR DEĞİŞİM GRUBU
- www.ar-tur.com
- AR-TUR DEĞİŞİM GRUBU
- www.ar-tur.com
- AR-TUR DEĞİŞİM GRUBU
- www.ar-tur.com
- AR-TUR DEĞİŞİM GRUBU
- www.ar-tur.com.
Osman Ferhan CAN
ferhancan@ttmail.com
Orada dur bakalım!..
05/02/2017  Cumhuriyetin, vatanın, bayrağın değerini bilen sevgili dostlar, Büyük önderimiz Atatürk Gençliğe Hitabesinde içeriden ve dışarıdan gelecek tehlikelerden ve bu tehlikelere karşı birinci vazifemizden bahsettikten sonra içinde bulunduğumuz bu günleri anlatan şu öngörüde de bulunmuş; ".... Bütün bu şerâitten daha elîm ve daha vahim olmak üzere, memleketin dahilinde, iktidara sahip olanlar gaflet ve dalâlet ve hattâ hıyanet içinde bulunabilirler. Hattâ bu iktidar sahipleri şahsî menfaatlerini, müstevlilerin siyasi emelleriyle tevhit edebilirler." Güzel vatanımızın iç ve dış mihrakların entrikalarıyla getirilmiş olduğu bu günkü durumla bu öngörünün mukayesesini yapmaya gerek var mı?.. Hepimiz bu vahim duruma nasıl geldiğimizi gördük ve yaşadık. Bu sebeple burada uzun uzun nasıl bu hale geldiğimizi ve getirildiğimizi anlatmayacağım. Hepimizin bu duruma gelmemizde bilerek, bilmeyerek bir ihmali ve payı olmuştur diye düşünüyorum. Ancak bu gün bunları düşünmenin ne zamanı ne vakti!.. Şimdi en önemli işimiz, cumhuriyetle problemi olanlara referandumda kullanacağımız "hayır" oylarımızla "orada dur bakalım" demek olmalıdır. Tabi ki bu iş sadece lafla olacak değildir. Baskılara boyun eğmeden, korkmadan, yılmadan çalışmakla, üzerimize düşen vazifeleri yapmakla olacaktır. Bir benim oyumla ne olur ki diye düşünüp, tembellik edip, başınızı kuma gömmeyi bırakın. Kendinizi ve oyunuzu küçük görmeyin. Sizleri yıldırmak, inancınızı kaybetmenizi sağlamak için "kazanamayacaksınız, boşuna uğraşıyorsunuz" diyenlere ; öleceğini biliyorsun da neden boşuna yaşıyorsun diye cevap verin. Bırakın benim oyumla ne olur demeyi de ulaşabildiğiniz kadar kararsıza yada "evet" çiye başımıza neler geleceğini anlatıp "hayır" demeye ikna edin. Şahıslar üzerinden tartışma yapmaktan kaçınarak, kırmadan, kızmadan, değersizleştirmeden ve ötekileştirmeden... İnanın, "evet" diyenlerin bir çoğu neden ve neye evet diyeceğini bilmiyor. Bir çoğu kendinden emin değil... Evet oyu kullanacağım derken tek amaçları var; karşı partiye misilleme yapmak. Onlara bu oylamanın partilerle, liderlerle ilgili olmadığını, yapılanın ya hürriyet ya zillet, ya demokrasi ya istibdat tercihi olduğunu ve sonucunda kimsenin bir galibiyet yada mağlubiyet almayacağını anlatmalıyız... Güvenli, huzurlu, onurlu ve mutlu bir geleceği olan ülkemi, yoksa hırsızlığın, yolsuzluğun, terörün hüküm sürdüğü, bölünmüş bir Türkiye'mi istiyoruz oylaması yapacağımızı anlatmalıyız... Partili cumhurbaşkanlığı adıyla yutturulmaya çalışılan, 'kuvvetler ayrılığı' ilkesini reddeden, yürütme, yasama, yargı gücünü tek kişide toplayan, o kişiyi aynı zamanda partinin de lideri yapan, tek adam sistemini istiyoruz, istemiyoruz oylaması yapacağımızı anlatmalıyız... Daha açık söylersek Cumhuriyetten ve özgürlükten, kulluğa geçip geçmeyeceğimizin oylamasını yapacağımızı anlatmalıyız... Aman canım sendeciliği bırakın... Her türlü mazereti unutun... İki eliniz kanda olsa da bu referandumda oyunuzu kullanın. Sakın benim oyumla ne olur demeyin! "Bir çivi bir nalı kurtarır. Bir nal bir atı kurtarır. Bir at bir yiğidi kurtarır. Bir yiğit bir vatanı kurtarır!" Ayrıca hepimiz çok dikkatli olmalı, referandum sonuçlarını birilerinin oyununa ve mezardakilerin(!) tercihine bırakmamalıyız!.. Bu referandumda iki tercih var. Ancak bir taraf kazanıp diğer taraf kaybetmeyecek!.. Sonuçta ya hepimiz kazanacağız, ya hepimiz kaybedeceğiz... Yurdumun dağlarında çiçekler açması dileğiyle, sevgiyle kalın, cumhuriyetle kalın. Osman Ferhan CAN
|
|
|
Yorumlar |
| Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın |
Yazarın diğer yazıları |
| AYNI KAFA, AYNI ZİHNİYET... - 28/06/2018 |
| Geçtiğimiz günlerde Ar-Tur'da Arkent Gençlik ve Su Sporları Kulübünün kira kontratı devam etmesine rağmen çeşitli borçları bulunduğunu bahane ederek kulübe tahsis edilen yerden çıkması için ihtar çekildi. 23.06.2018Devamı |
| AR-TUR DEĞİŞİM GRUBU TEMİZ VE ADİL HİZMET İÇİN YÖNETİME TALİPTİR. - 15/06/2017 |
| Sayın Ar-Tur'lular, Ar-Tur Değişim Grubu olarak bu sene yapılacak genel kurulda tüm Ar-Tur'lular adına Yönetime talibiz. |
| GÜNCELLEME!.. - 23/03/2016 |
| Sayın Ar-Tur'lular, Ar-Tur'un gedikli yönetimi bunca senedir otel, marketler, gazinolar, kapı girişleri, kültür merkezi, spor kompleksi, eczane vb. gibi ..... |
| YA UYANIN, YA DA UZUN HAVA DİNLEMEYE DEVAM... - 01/03/2016 |
| Anonim şirketler belirli bir iktisadi gaye ve konu ile uğraşmak için kurulur. Şimdi yönetim kurulu başkanı hiç değişmeyen ve etrafında da ona biat etmiş üyeleri olan bir şirket yönetimi düşünün... |
| YA SALÂ, YA HUTBE! - 02/01/2015 |
| Sahip olduklarının kıymetini bilmeyen, elindekilerini yavaş yavaş kaybettikçe de, umursamazlıkla, bize bir şey olmaz sanan bir milletiz. |
| BENİ TANIMAK İSTERSEN - 21/07/2014 |
| Ben içimden geldiği gibi, hissettiğim gibi yazarım… Beğenilmek tabi ki hoşuma gider… Fikirlerimin benimsenmesi beni memnun eder… Ama ben beğenileyim diye, herkese hoş görüneyim diye riya yapmam… |
| AR-TUR’DA VIZILTI GALİP, ZIRILTI MAĞLÛP… - 14/07/2014 |
| Bu sene yönetim neredeyse her gün ilaçlama yapıyor. Üstelik ilaçlama arabası bir değil, iki değil üç kere geçiyor. Sinek ve haşerelere de hiçbir şey olmuyor. Hatta daha da besleniyorlar gibi etraf sinek dolu. Evdekilerle yorum yapıyoruz. Yoru |
| YORUM SİZLERİN... - 20/11/2013 |
| 31 Ağustos 2013 Cumartesi günü yapılacak 45. Olağan Genel Kurul toplantısı daha divan başkanı seçimi esnasında toplantı yeter sayısının (nisabın) kalmaması nedeniyle ertelendi diye tutanak düzenlenmişti. |