• https://www.facebook.com/Ar-Tur-De%C4%9Fi%C5%9Fim-Grubu-317439005726450/?__tn__=kC-R&eid=ARB4NBL3Vs9TQWe5A-44_yIA0NgaPkV1xMqIKRCQP2mhGAieKXlPnuiTVvQymsC3XzqNNV9-yeRH1aaJ&hc_ref=ARQyyP3-nW8sGDqkNmwU9BnsR60xirxP3PQ8mxFWNd1Q-qH3CVp_grrR0XN38tsEErg&fref=nf&__xts__%5B0%5D=68.ARB2_p2Jpw0XwG8B8BiYujKKSkAHONwai1obCzBMZN5Avvcr3f7gPzXQdDGi-sh5wBQhtDnILnVE9yUWhR6kSHfo48_f4jrK-oIvenlHG5deG6s0IoojOGWpO-cRaUYvj1_Fo0TnTdlWWlPOqlenCnnZd3Bv9lPm1UqBiWTAh8vWfyUmh-5E214nWxZj9vnPuuFGlXZxTq6oZoWwc5zOATsZ5PcBiTiqbDUIo3pRjePw4bMACgnftCLotxUGNYPsbKo9Njv4YuetLiefHP07nB_xOVje6_wcwK0MaHP3OcfnSn0uvQ8zVL5EPmqWOcfB-pmOz8mEkM78UrNuTSWM9-s
    • AR-TUR DEĞİŞİM GRUBU
    • www.ar-tur.com
    • AR-TUR DEĞİŞİM GRUBU
    • www.ar-tur.com
    • AR-TUR DEĞİŞİM GRUBU
    • www.ar-tur.com
    • AR-TUR DEĞİŞİM GRUBU
    • www.ar-tur.com
    • AR-TUR DEĞİŞİM GRUBU
    • www.ar-tur.com
    • AR-TUR DEĞİŞİM GRUBU
    • www.ar-tur.com
    • AR-TUR DEĞİŞİM GRUBU
    • www.ar-tur.com
    • AR-TUR DEĞİŞİM GRUBU
    • www.ar-tur.com
    • AR-TUR DEĞİŞİM GRUBU
    • www.ar-tur.com
    • AR-TUR DEĞİŞİM GRUBU
    • www.ar-tur.com
    • AR-TUR DEĞİŞİM GRUBU
    • www.ar-tur.com
    • AR-TUR DEĞİŞİM GRUBU
    • www.ar-tur.com
    • AR-TUR DEĞİŞİM GRUBU
    • www.ar-tur.com
    • AR-TUR DEĞİŞİM GRUBU
    • www.ar-tur.com
    • AR-TUR DEĞİŞİM GRUBU
    • www.ar-tur.com.

PATAGONYA, TÜRKİYE VE FRANSA

 

Bize ters gelen, kendimizce kanuna kitaba uymadığına inandığımız işler, eylemler yapan birine hemen yakıştırdığımız bir söz vardır:

“Burası Patagonya mı?”

Biraz küçümseme, biraz alay etme, biraz da aşağılama olduğunu düşünerek kullanırız bu sözü.
Siyasilerimizde çokça kullanırlar. Muhatabına sinirlenip açıkça küfür edemeyince, hemen bu söz imdatlarına yetişir. Kürsüye yumruğunu vurarak, ya da elini kolunu havaya sallayarak, birde kabadayı edası takınarak yüksek sesle söylenildi mi epey etkili de olur.  Söyleyenin tarafında olanlar keyiflenirken, karşı tarafta olanlar sinirden köpürürler. Bir anda kan beyinlerine sıçrar, morarmış bir suratla sıraları yumruklayıp bağırıp çağırılar. Bazen birbirlerinin üzerine yürüyüp yumruk savurdukları bile olur. Böylesine etkili bir sözdür; “burası Patagonya mı?”  

Halbuki Güney Amerika kıtasında Şili ve Arjantin’in güney kısımlarını kaplayan bölgenin adıdır Patagonya. Buraya ilk olarak Macellan'ın ayak bastığı bilinmektedir.  Penguenleriyle, buzullarıyla, şelaleleriyle, ıssız toprakları ile gören herkesin büyülendiği, çok farklı bir bölge olduğu yazılıp söylenmektedir.  
Pek hoşumuza giderek “burası Patagonya mı ?” deriz demesine de, bazen de “burası Türkiye” lafını kullanırız nedense!

Burası benim mekanımdır, istediğimi yaparım, sen karışamazsın, burada her şeyi yapmak mümkündür manalarını çıkarırız bu sözcükten de.

 Avrupa’da arabasının camından dışarıya çöp atamayan Alamancı hemşerim Kapıkuleden girdimi yurda; içtiği sigaranın izmaritinden tutunda, yediği karpuzun kabuğuna, çocuğunun boklu bezine kadar fırlatır dışarı. Yanında misafir getirdiği Hans şaşkın bakışlarla “was machst du?” (ne yapıyorsun?)  diye sorduğunda ise cevabı hazırdır: “Dies ist die Türkei.“  (Burası Türkiye.) Bu lafı söylerken; gurbette yaşadığı ezikliğinin, ötelenmişliğinin üstünü örtercesine “buralarda patron benim” demeye getirir kendince. Çöplüğe çevirirken ortalığı, yanında getirdiği misafirinde memleketinin içine etmesine çanak tuttuğunun farkında bile olmaz.

Ne yazık ki, siyasilerimizde, halkımızın büyük çoğunluğu da benimsemişlerdir, hatta “kaide” olarak kabul etmişlerdir bu lafı! Haksız da sayılmazlar. Çünkü bal tutan parmağını yalarken,  gemisini yürüten de kaptan olmuştur bunca zaman ülkemde. Bu yüzden “yasaklar çiğnemek içindir” sözü üretilmiş ve sanki bir atasözü gibide benimsenmiştir halkımca.   

Benim ülkemin durmadan değiştirilen, değiştirildikçe yeniden değişmesi gereken bir Anayasası vardır hep. Son değişikleriyle hali hazır yürürlükte olan Anayasamızın 101. Maddesinde aynen şöyle yazıyor:

“Cumhurbaşkanı, kırk yaşını doldurmuş ve yükseköğrenim yapmış Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeleri veya bu niteliklere ve milletvekili seçilme yeterliğine sahip Türk vatandaşları arasından, halk tarafından seçilir. Cumhurbaşkanının görev süresi beş yıldır. Bir kimse en fazla iki defa Cumhurbaşkanı seçilebilir.”

“Cumhurbaşkanının görev süresi beş yıldır.”  Bu cümle yeteri kadar açık değil mi?

Biz hala neyi tartışıyoruz?  Cumhurbaşkanı Sayın Abdullah Gül’ün görev süresi beş yılda mı yoksa yedi yılda mı dolacak diye…

Başbakan ortaya çıkıyor ve diyor ki; “biz yedi yıl diye düşünüyoruz” (!)

Yahu ben mi körüm!  Anayasada hiç “yedi yıl” lafı geçiyor mu? Hayır…

Peki, bu maddeye ek bir madde düzenlemesi var mı? Hayır…
Hani bazı cümlelerin sonuna konan ve açıklamanın altta yapıldığını gösteren (*) işareti filan var mı? Hayır…

O zaman, Anayasanın 101. Maddesi; dipnotu, eki vs. olmayan açık seçik bir maddedir.  Daha neyi tartışılır ve neyi yorumlanır?
Sen kalkarda illaki; “burası Türkiye, ben yedi yıl istiyorum böyle olacak” dersen, bende; “burası Patagonya mı ?” diye sorarım.

Biz Anayasanın değiştirilemez maddelerini değiştirsek mi, Türk kelimesini çıkarsak mı diye akla ziyan işlerle uğraşa duralım, elin Fransız’ı Ermeni soykırımı iddialarını kabul etmeyenleri hapis cezasına çarptırmayı öngören yasa teklifini kabul etti bile.  Böylece Fransa’nın da “Patagonya” olduğu ortaya çıktı.   Bize de kalakala bu yasanın "Türkiye için yok hükmünde" olduğunu söylemek, Fransa’ya ne gibi yaptırımlar uygulayabiliriz diye kafa yormak kaldı.

Bir internet sitesi tarafından hazırlanan "Sarkozy'e Osmanlı tokadı atmaya ne dersiniz?" isimli sanal oyunda; Eyfel Kulesi'nin yanında duran, Şam şeytanı kılıklı Sarkozy'e tokat atarak ve en hızlı tokat vuranlar sıralamasında dereceye girerek rahatlamamız da söz konusu tabi ki.

Neyse, keyfinize bakın. Bunlarda geçer nasılsa(!)

“Burası Türkiye.”

Osman Ferhan Can
Ar-Tur Değişim Grubu
www.ar-tur.com




   



1282 kez okundu

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın