• https://www.facebook.com/Ar-Tur-De%C4%9Fi%C5%9Fim-Grubu-317439005726450/?__tn__=kC-R&eid=ARB4NBL3Vs9TQWe5A-44_yIA0NgaPkV1xMqIKRCQP2mhGAieKXlPnuiTVvQymsC3XzqNNV9-yeRH1aaJ&hc_ref=ARQyyP3-nW8sGDqkNmwU9BnsR60xirxP3PQ8mxFWNd1Q-qH3CVp_grrR0XN38tsEErg&fref=nf&__xts__%5B0%5D=68.ARB2_p2Jpw0XwG8B8BiYujKKSkAHONwai1obCzBMZN5Avvcr3f7gPzXQdDGi-sh5wBQhtDnILnVE9yUWhR6kSHfo48_f4jrK-oIvenlHG5deG6s0IoojOGWpO-cRaUYvj1_Fo0TnTdlWWlPOqlenCnnZd3Bv9lPm1UqBiWTAh8vWfyUmh-5E214nWxZj9vnPuuFGlXZxTq6oZoWwc5zOATsZ5PcBiTiqbDUIo3pRjePw4bMACgnftCLotxUGNYPsbKo9Njv4YuetLiefHP07nB_xOVje6_wcwK0MaHP3OcfnSn0uvQ8zVL5EPmqWOcfB-pmOz8mEkM78UrNuTSWM9-s
    • AR-TUR DEĞİŞİM GRUBU
    • www.ar-tur.com
    • AR-TUR DEĞİŞİM GRUBU
    • www.ar-tur.com
    • AR-TUR DEĞİŞİM GRUBU
    • www.ar-tur.com
    • AR-TUR DEĞİŞİM GRUBU
    • www.ar-tur.com
    • AR-TUR DEĞİŞİM GRUBU
    • www.ar-tur.com
    • AR-TUR DEĞİŞİM GRUBU
    • www.ar-tur.com
    • AR-TUR DEĞİŞİM GRUBU
    • www.ar-tur.com
    • AR-TUR DEĞİŞİM GRUBU
    • www.ar-tur.com
    • AR-TUR DEĞİŞİM GRUBU
    • www.ar-tur.com
    • AR-TUR DEĞİŞİM GRUBU
    • www.ar-tur.com
    • AR-TUR DEĞİŞİM GRUBU
    • www.ar-tur.com
    • AR-TUR DEĞİŞİM GRUBU
    • www.ar-tur.com
    • AR-TUR DEĞİŞİM GRUBU
    • www.ar-tur.com
    • AR-TUR DEĞİŞİM GRUBU
    • www.ar-tur.com
    • AR-TUR DEĞİŞİM GRUBU
    • www.ar-tur.com.

DEPREM YILI 2011’DE YAŞANANLAR

2011 Türkiye için, 24. dönem milletvekili seçim yılı idi. Dolayısıyla, yapılacak işlerin ve vaatlerin bolca gündeme getirildiği, liderlerin ve partililerin birbirlerine yüz kızartıcı “iltifatlarla” hal hatır sorduğu bir başlangıç yaşandı ilk yarısında. Vatandaş birkaç aylığına da olsa pek kıymetliydi siyasiler için. Bolca yağlandı, yıkandı, bol keseden vaatlerle umut tacirliği yapıldı. Doğrusu, vatandaş da, koskoca siyasilerin ayaklarına gelmesinden, kendilerine arkadaş gibi yakın olmalarından öyle memnundu ki. Çabucak beklentilere girdi. Hayallere kapıldı. Sonra yepyeni şeffaf sandıkların ardında kuyruklar oluşturup, kısada olsa, egemen olmanın zevkini yaşadı. Belki de, bütün egemenliğini sandıkta bıraktığını hiç düşünmeden…   
AKP %49,95 le yeniden iktidar oldu.  Seçim sonuçlarının hemen ardından, Twitter aleminde günün en çok konuşulan ve paylaşılan mesajı  "Ampulü söndürelim derken avizeyi taktılar bize" oldu. Tutuklu milletvekilleri hapishaneden çıkamadı.  Devletin Bakanının bile PKK’nın uzantısı olduğunu söylediği BDP, meclisteki 29 üyesiyle, dokunulmazlık zırhlarının ve demokratik açılımın da aymazlığıyla, kürsüde bardak kırdı, ağızlarından köpükler saçarak bağırıp çağırmaya devam etti. Meclisteki diğer partiler ise kendi dertleriyle uğraşıp durdular. Bazen bağırarak, bazen yutkunarak “piyon” vazifelerini ifa ettiler.
Sonuç; Demokraside deprem…
Kandilli Rasathanesi ilk önce 6,6 dedi sonra 7,2 ye güncelledi. 3200 bina yıkıldı. 600 den fazla insan öldü. Hükümet her türlü tedbiri aldık dedi. Çocuklar bu tedbirlerle hala çadırlarda, donmaya ve yanmaya devam ediyor.
Sebep; Van’da deprem…
Otuz bin TL ye bedelli Askerlik mecliste kaşla göz arası kabul edildi. Bedeli ödeyenler bir gün bile askerlik yapmadan “kutsal” vatani görevlerini yapmış olacaklar. Parası olmayanlar “mecburi” göreve devam. Parasını peşin ödeyen, önce yatıran üst, taksit yapıp, geç ödeyen ast…
Fakir fukaranın ve kışlayı peygamber ocağı belleyenlerin duygularında deprem…
Demokratik açılım denen, içeriğini uygulayanların bile bilmediği süreç de, İmralı’daki caniyle pazarlık yapıldığı ortaya çıktı. Caniye “sayın” demek suç olmaktan çıkarıldı. “Bölünme” dahi konuşulur oldu.
Şehit ailelerinin yüreklerinde deprem…
Bağımsız yargının başı bağlandı. Fazla konuşan, zülfüyâra dokunan ya sürüldü, ya görevden el çektirildi. İsteğe göre tutuklama yapan, delilsizlikten delil yaratan, iddianameyi uzun yazan, hazır suça adam bulan, bazen de adama göre suç bulan yargı mensupları türedi. Kanun maddeleri lastik gibi sündü, macun gibi yamuldu.   
Yargıda deprem…
Ordu komutanlarının, emeklileri de dahil olmak üzere tepelerine balyoz inmeye devam etti. Böylece hapishanede de bir “ordu komutanlığımız” oluştu. Ordu komutanları tutuklu… Bu tutukluluğu, görev gereği olarak kabul ediyorlar. Tutuksuz ordu mensuplarının tutuklu arkadaşlarını ziyaretleri de yasaklandı.    
Orduda sessiz ve vakur deprem…
El etek öpen,  yandaş medya mensupları önlerine atılan kırıntılarla mutlu, mesut yalanmaya devam etmekte.  Velinimetlerinin yaptıkları yanlış da olsa doğruymuş gibi göstermenin illüzyonunu hazırlamakla meşguller. “Doğrucu Davut” medya mensuplarının birçoğu Silivri’de… Silivri’ye şimdilik alınmayanlar ise patron baskısı altında. Ya da, baskı maskı yok babından, göstermelik olarak kıyıda köşede yazsın diye ses çıkarılmıyor. Türkiye'de ifade özgürlüğü falan kalmadı.
Özgür basında yıkıcı deprem…
Siyasal satrançta yemin boykotuyla “Kale” pozisyonuna soyunsalar da, sonunda kaleyi vezire kaptırdılar. Daha sonra “piyon” olarak ufak hamlelerle siyasette pozisyon aldılar. Dersim tartışması, CHP de alttan alta başlayan bir kaynama olduğunu ortaya çıkardı. Partiye yakışmayan ama mecburen katlanılanlar olduğu su yüzüne çıkmaya başladı. Kenara çekilmeyi bir türlü hazmedemeyen eskilerinde desteğiyle parti içi muhalefet tekrar kımıldanmaya başladı. Bir türlü alternatif parti hüviyetine bürünüp, halkın ümidi olmayı başaramadı.
CHP’de zaten hep deprem…
AKP’nin müşkül zamanlarında payanda olan MHP’de ise, tek fark, parti içi muhalefetin olmayışı… Yeri gelince iyi konuşan, lafı gediğine koyan vekilleri var. Saman alevi gibi parlayıp, çabucak söndüler. Gerisi yok. Oylarının baraj altına düştüğü görülüyor. Onlarda da maaşı az gelmiş, çatlak sesler çıkmaya başladı.
MHP fay hattına biraz uzak kalsa da, büyük deprem yaklaşıyor gibi.
2011 yılında Türkiye'de kadın cinayetleri ve kadına taciz olayları gittikçe arttı. Neredeyse olağanlaştı. Sübyancı Hüseyin’in soyadına itibar edildi.  Üzülmedi ve salıverildi.
Bu yıl TL, dolar ve avro karşısında değer kaybetti, döviz fiyatları tarihi rekorlar kırdı.
Vergilere artık zam değil “güncelleme” yapma devri başlatıldı.
Futbolumuz şike damgası yedi. Birçok spor adamı ve yönetici tutuklandı. Lig arapsaçına döndü. Düzeltmeye çalıştıkça içinden çıkılamaz hal aldı. Bu şike lekesini, şikeli bir kararla çözmek için çabalayıp duruyorlar. Ligin tadı tuzu kalmadı.
Yobazlık ve anti Atatürkçülük prim yaparken Atatürkçüler horlanıp aşağılanmaya başlandı. Atatürk’e bir şekilde laf edenler makbul sayılıp önemli birimlere tayin edildi. Atatürk düşmanı olduğu tescilli bazıları, inadına Atatürk’ün adını taşıyan kurumlara atandı.
Medyum Kağan, 2011 yılı deprem yılı olacak diyerek,son 150 Yılın en büyük depremlerinin yaşanacağını, şiddetlerinin 6 ile 9 büyüklüğünde olacağını, sonrasında çok büyük tsunamilerin yaşanacağını, yanar dağların faaliyete geçeceğini iddia etti. Kehanetleri doğru çıktı.
Dünya ülkelerinde de büyük depremler oldu.
Japonya’da 9,0 büyüklüğünde deprem yaşadı.  Deprem sonrası oluşan tsunami ile 18 binden çok insan hayatını kaybetti,  nükleer reaktörlerinde ölümlere yol açan kazalar gerçekleşti. Bu büyük faciaya rağmen Japonlar’da beyin depremi yaşanmadı.
Tunus, Libya ve Mısır’da yönetimler değişti. Suriye‘de ise eli kulağında...  Bu ülkelerin meselelerine burnumuzu sokarken, Fransa’nın “Ermeni soykırımı yoktur” demenin suç sayılacağı yasayı kabul etmesine müdahale etmekte “Fransız” kaldık.  Küstah Fransa’ya bir iki hamasi nutukla cevap verip, şöyle yaparız, böyle keseriz derken, bir gece yarısı milletvekilleri toplanıp sekreterlerinin, danışmanlarının ve kendilerinin maaşlarında astronomik artışlar yaptı. Millet ekonomik sıkıntılar yaşarken, işçi, memur ve emekli uyduruktan maaş artışlarıyla kandırılmaya çalışılırken, alınan bu zam kararı herkese “haram zıkkım olsun” dedirtti.
Böylece halkın bir bölümünün sabrında deprem üstüne deprem yaşatıldı. Diğer bölüm ise kendilerini iktidarda zannettiklerinden depremin farkında değiller. Ağızlarında yalancı emzik, cukcuklamakta ve hala uyumaktalar.

Velhasıl, 2011 yılına akla ziyan depremler damgasını vurdu. 2012’de artçıların çabuk bitmesi, uykudakilerin çabuk uyanması ve geçen her günün hepimizi mutluluğa, kardeşliğe, demokrasiye yaklaştırması dileklerimle, iyi seneler.
Osman Ferhan CAN
Ar-Tur Değişim Grubu üyesi



1272 kez okundu

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın