Bu sene de ortağı olarak sahibi bulunduğumuz tatil sitemizdeki kendi işletmelerimizin kiracılarına her zamanki gibi yine kazıklanmaya geldik.  Ar-Tur Şirket Yönetimi öteden beri; hiçbir zaman biz ortaklarını düşünmedi. İşletmelerden aldığı yüksek ihalelerle şirket gelirlerini belki artırmış oldular ama bu ihalelerin hiçbir olumlu yansımasını bizler her nedense hiç göremez olduk. Şirketimiz serbest piyasa ekonomisi bahanesiyle bu işletmecilerin uyguladığı fiyat politikasına hiç karışmadı. Biz ortakların düpedüz kazıklanması pahasına kendi gelirlerini artırmayı yeğledi. Sayın Yöneticilerimizin gelirdeki bu artışın % 95’inin dolaylı yollardan; bizlerden, çocuklarımızdan veya torunlarımızdan karşılandığının farkında olmamalarına inanmak imkansız.  

Merak ediyorlarsa civarımızda bulunan Orjan gibi, Denetko gibi sitelere bir baksınlar; ortaklar böyle sömürülebiliyor mu?

Sizlere nasıl kazıklandığımızı anlatmak açısından örnekler vermek istiyorum. Lütfen bakınız ve siz karar veriniz.

Burhaniye’de lüks sayılan “Burhaniye Sofrası” adlı işletmenin fiyatlarıyla Ar-Tur işletme fiyatları arasında bir kıyaslama yapalım:

Burhaniye Sofrası’nda Lahmacun 2,50 TL, Ar-Tur’da 4,00 TL

Burhaniye Sofrası’nda Kıymalı Pide 6,00 TL, Ar-Tur’da 10,00 TL

Burhaniye Sofrası’nda Kaşarlı Pide 7,00 TL, Ar-Tur’da 10,00 TL

Burhaniye Sofrası’nda Köfte 8,00 TL, Ar-Tur’da 10,00 TL

Burhaniye Sofrası’nda Adana Kebap 9,00 TL, Ar-Tur’da 13,00 TL

Burhaniye’de bira 5,00 TL, Ar-Tur’da 7,00 TL,

Üstelik Burhaniye Sofrası’nda ücretsiz verilen ikramlarla neredeyse doyuyoruz.

Bu yönetimin biz ortaklarının çıkarlarını hiçbir zaman gözetmediğine inanıyorum. Bizlerden aldığı aidatlarla, ekstra paralarla ve dolaylı yollardan yine bizlerden tahsil edilen işletme ihale bedelleriyle, evlerimizin tamiri için anlaştığımız ustaların fiyatlarına yansıması sebebiyle aslında bizlere ödetilen kapı giriş paralarıyla Ar-Tur’lu için çok şeyler yaptığını iddia eden bir yönetim.  Her sene aynı hikaye, aynı terane…  Bu senede Ar-Tur’da bir iki göz boyamadan başka değişen bir şey yok.  Yine “eski hamam, eski tas.”

Öte yandan bu yönetimin hiçbir yerde sözünün geçmediği ve ağırlığının olmadığı da anlaşılıyor. Halbuki eskiden Ar-Tur yönetiminde sözü geçen, ağırlığı ve saygınlığı olan kişiler vardı. Bu yönetimse ancak kendi kendini öven, kendi kendini zirveye koyan yazılarla biz ortaklarını avutuyor.  Yok, Ar-Tur’un çevrede seçkin bir yeri varmış, yok Ar-Tur bir marka imiş. Falan, filan… Bunların hepsi boş laf… Farkında mısınız? Ar-Tur’daki umumi tuvaletlerin çoğu alaturka… Bu alaturka tuvaletler Ar-Tur’a yakışıyor mu? Yaşlısı, hastası, bedensel engellisi bu tuvaletleri nasıl kullanacak hiç düşünen var mı? Site içi trafik işaretleri bile el ile gelişi güzel yazılıp boyanmış. Tuvaletlerimiz, duşlarımız daha modern daha fonksiyonel olamaz mı? Başka yazlık yerlerden, tatil köylerinden örnekler incelenip farklı eklemeler ya da düzenlemeler yapmak çok mu zor? Teknolojinin çağ atladığı günümüzde su israfını önlemek adına sensorlu veya basmalı musluklar, elektrik israfını önlemek adına kapalı yerlere hareket sensorlu armatürler, açık yerlerde güneş enerjili lambalar koymak çok mu masraflı? Bu yönetimin böyle basit konularda bile bir çalışma yapmadığına, ancak günü kurtarmakla vakit geçirdiklerine inanıyorum.

Bakınız, Karaağaç-Ar-Tur yolu berbat bir durumda. Gece hava yağmurlu olsa; şerit yok, kenarlarda fosforlu işaret çubukları yok.  Böyle havalarda gece yolculuk yapanların çok dikkatli olması gerek.  Ufak bir dikkatsizlik yapanın vay haline! Bu yolun yapım parasının büyük kısmı da bizim ortakların cebinden çıktı. Bu paraları ödememizi isteyerek belediyeye destek olmasını bilen yöneticilerimizin yolun perişan haline rağmen belediyeye hiçbir şey yaptıramamış olmaları mıdır, Ar-Tur’un saygınlığı ve sözünün dinlenirliği?...

Geleli neredeyse bir ay oldu. Çoğu gün birkaç kez elektriklerimiz kesiliyor.  Duyduğumuza göre elektrik idaresi elektrik panolarının değişimi içinde bizlerden para istiyormuş. Bu saçma isteğe bile engel olamayan bir yönetim olabilir mi?

Yine duyduğumuza göre yönetimin iki milyon TL borcu varmış. Hani gelirlerimiz çok çok artmıştı.

İşte tüm bunlar ancak, bilinçsiz, kifayetsiz ve kendini beğenmiş bir yönetimin bulunduğu idarelerde olabilecek şeylerdir.  Ar-Tur yönetiminin yapabildiği en iyi şey; kendi kendisini övüp, biz ortakları yolunacak kaz yerine koyup aidatları artırmak…

Bu son zamlardan sonra, vekalet vererek kendi hakimiyetlerini başkasına emanet eden üç yüz civarındaki ortağımız da inşallah artık uyanmış ve pişman olmuşlardır.  

Bu yönetimin de bir an önce bir “özeleştiri” yapıp istifa etmesi ve Ar-Tur’un önünü açması gerekmektedir.

Ar-Tur Değişim Grubunun ve Ar-Tur yönetimine talip olabilecek samimi, dürüst kişilerinde ivedilikle ellerini taşın altına sokmaları gerekmektedir.

Son sözümde tüm Ar-Tur’lulara;  lütfen geleceğinizi hatır uğruna, küçük hesaplar uğruna, vurdumduymazlık uğruna bir imza ile tanımadığınız kişilere, başkalarına emanet etmeyin.  Kendiniz için, çocuklarınız, torunlarınız için genel kurullara bizzat gidin. İsteklerinizi, çekincelerinizi orada bizzat dile getirin. Hiç kimse babamızın oğlu değildir. Başımıza getirdiklerimizin doğrularını alkışladığımız gibi yanlışlarını da haykıralım. Yeri gelince seçtiğimiz gibi alaşağı edebileceğimizi de gösterelim.  Yani kısacası, hepimiz elimizi taşın altına sokalım ve Ar-Tur’un saygınlığının aslında Ar-Tur’lu olduğunu gösterelim.

Ar-Tur’da iyi günler görmek umuduyla.

Hakkı ŞENOLER

Gemiyatağı 10/3                                                            

Yorumlar